Alışveriş sepetiniz şu an boş
Tüm eğitimlere göz atarak ilgi duyduklarını sepetine ekleyebilirsin.
Alışveriş sepetiniz şu an boş
Tüm eğitimlere göz atarak ilgi duyduklarını sepetine ekleyebilirsin.
Bir pazarlama profesyoneliyseniz, UX designer olmak için gereken pek çok yetkinliğe şimdiden sahipsiniz. Sizin için en büyük değişiklik odağınızı müşterilerden kullanıcılara çevirmek olacak.
Pazarlamadan kullanıcı deneyimi tasarımına (UX design) geçmek için pek çok sebep mevcut. İlk olarak, UX Designer Salaries* gibi kaynakların da gösterdiği gibi, kullanıcı deneyimi tasarımcılarının aldığı maaşlar oldukça yüksek (İsviçre’de 97.000 dolara kadar çıkıyor). Ayrıca insan kaynakları firması Brazen’e göre** kullanıcı deneyimi tasarımı, tasarım alanında en çok talep gösterilen dal. Üçüncü olarak, DMI – Design Management Institute’un yaptığı araştırmaya*** göre, kullanıcı deneyimine yatırım yapan firmalar, yapmayanlara oranla kazançlarını %228’e kadar artırabiliyorlar. Tüm bunlara ek olarak, bir ürünü hedef tüketiciye satmaya çalışmaktansa kullanıcıların arzulayacağı süper bir ürün yaratmaya katkıda bulunmak, işten alacağınız manevi tatmini de artırabilir.
Nedeniniz ne olursa olsun, pazarlama ve kullanıcı deneyimi tasarımının kesişim kümesinin hayli büyük olması, bu geçişi kolaylaştırıyor. Özellikle de konuyla ilgili mükemmel bir kaynağınız varsa (şu anda okumakta olduğunuz gibi). Dilerseniz kullanıcı deneyiminin tam olarak neyi kapsadığını açıklayarak başlayalım.
Okumaya devam etmek ve SHERPA Blog okuru olmak için aşağıdakilerden birini seç.
Her hafta yenileri eklenen yüzlerce içeriğe ücretsiz ve sınırsız eriş.
Kullanıcı deneyimi, ya da UX, adı üstünde kullanıcının bir ürünü kullanırken yaşadığı deneyimdir. Kulağa oldukça basit geliyor değil mi? Daha kompleks bir tanım yapmak gerekirse; kullanıcı deneyimi tasarımı, kullanıcıların isteklerini ve ihtiyaçlarını tespit ettiğimiz ve bunları ürünün tasarımına entegre ederek deneyimi mükemmelleştirmeye çalıştığımız süreçlerin tamamıdır.
Kullanıcı deneyimi tasarımı, kullanıcı araştırmasıyla başlar. Kullanıcı görüşmeleri, anketler ya da focus gruplar kullanıcı istek ve ihtiyaçlarını tespit etmek için kullanılabilecek yöntemlerden bazılarıdır. Bu araştırmalar tasarım ve yazılım aşamalarını besleyerek kullanıcının ihtiyaçlarını karşılayacak bir ürün yaratılmasına yardımcı olur. Araştırmanın görevi burada bitmez. Kullanılabilirlik ve diğer testler aracılığıyla kullanıcının davranışlarının beklentiyle uyumlu olup olmadığına bakılır. Araştırmanın sonuçları da geribildirim olarak tasarımın ikinci fazına akar ve iteratif süreç bu şekilde devam eder.
Aşağıda da görebileceğiniz üzere kullanıcı deneyimi 3 alanda değerlendirilebilir: Görünüş, hissiyat ve kullanılabilirlik.
Ürünün görünüşünü sadece estetik anlamda değerlendirmemek gerekir. Kullanıcının güvenini kazanmak ve beklentisinin özünü yakalamak da çok önemlidir.
Ürün hissiyatının iyi olması ise “keyifli” bir deneyim yaratmak anlamına gelir. Kullanıcı ürünle etkileşime geçtiğinde ya da geçen birini gözlemlediğinde zihninde pozitif duygular uyanıyorsa, ürün iyi bir hissiyata sahip demektir.
Son olarak, deneyimin temelini oluşturan da kullanılabilirliktir. Ürünleri anlamak ve kullanmak kolay olmalıdır. Kullanılabilirliğin kötü olması deneyimi paramparça eder. İyi bir kullanılabilirlik standardı için ürünler orijinal olma gayreti içindeyken fonksiyonel ve tahmin edilebilir olmaktan uzaklaşmamalıdır.
Pazarlama, kullanıcı tutum ve davranışlarını ortaya çıkaran araştırmalardan beslenir. Kullanıcı deneyimi tasarımı da kullanıcı istek ve ihtiyaçlarını baz alır. İki alan da araştırmaya oldukça önem verir ve pazarlama uzmanı da UX designer da araştırma verileri olmadan kalem oynatamazlar (oynatmaları önerilmez).
Araştırma teknikleri de ortaktır. Kullanıcı görüşmeleri, focus gruplar, anketler, etnografik araştırmalar, persona çalışmaları ve niceleri…
Pazarlamanın da kullanıcı deneyimi tasarımının da özünde, kullanıcının ürünü arzulamasını sağlamak vardır. Pazarlamacılar ürünü daha cazip şekilde paketlemeye çaba gösterirler ki tüketicilerin algıladığı değer yükselsin ve daha fazla harcamayı göze alsın. Öte yandan UX designer ürünü daha cazip hale getirmeye çalışır ki kullanıcılar ürünü kullanırken çok iyi bir deneyim yaşasın. Her iki durumda da psikoloji anahtar konumdadır.
İnsan psikolojisini iyi etüt etmiş olmak, kullanıcı için değer yaratarak (sosyal, ekonomik veya diğer) ya da tipografi, renk ve görsel kullanımı ile kullanıcının ilgisini çekmek için çok önemlidir. Aradaki fark ise şudur: Pazarlamacılar psikolojiyi en etkili kampanyayı tasarlamak için kullanırken; UX designer’lar kullanıcı için en doğru ürünü kurgulamak için kullanırlar.
Pazarlama ve kullanıcı deneyimi tasarımının kesişim kümesi büyük olsa da hedeflerinin tanımını değiştiren önemli farklılıklara da sahipler. Kariyer değişikliği düşünenlerin bu farklılıkları göz önünde bulundurması ve öğrenecekleri yeni yetkinlikleri de bunlara göre belirlemelerini öneriyoruz.
Pazarlamanın nihai amacı ürünün satışını artırmaktır, yani dönüşüme odaklanır ve şirketin gelir tablosuna direkt etki eder. Kullanıcı deneyimi tasarımı ise kullanıcıya en iyi deneyimi sunmaya odaklıdır, şirketin gelirine katkı yapsın ya da yapmasın. Dolayısıyla iki disiplinin amaçları arasında belirgin bir ayrım vardır. Ancak şunun da altını çizmek gerekir; DMI’ın yaptığı araştırmaların da gösterdiği gibi, iyi bir kullanıcı deneyimi sunan ürünlerin satışı çoğu zaman rakiplerin üstünde oluyor ve otomatik olarak kârlılığı artırıyor.
Bazı durumlarda ise iki alan arasındaki bu yaklaşım farkı tatsız sonuçlar doğurabilir. Sıkça karşılaşılan bir örnek; kullanıcı arayüzü ya da etkileşimlerinin insanları ürün satın almaya ya da genel anlamda dönüşümü artırmaya yöneltecek şekilde manipülatif olarak kurgulanması. Bu kurgulara “dark patterns” adı veriliyor. Uçak bileti aldığınızda seyahat sigortasının otomatik olarak eklenmesini ya da bir zamanlar Facebook’un yapmaya çalıştığı gibi kullanıcıların %100 mahremiyet sağlamasını engellemesini örnek olarak verebiliriz. Bu örnekler pazarlamanın “Dönüşüm yolunda her şey mübahtır.” yaklaşımını yansıtıyor.
Pazarlama ve kullanıcı deneyimi tasarımının amaçları arasındaki farkı gösteren bir örnek de markaların lanse ettiği mobil uygulamalar. Markalar tüketicilerle etkileşimlerini artırmak için uygulamalara başvurmayı seviyorlar ancak; 2011 yılında Deloitte tarafından yapılan araştırmaya göre bu uygulamaların %80’inin indirilme sayısı 1000’in altında. Neden mi? Çünkü bu uygulamalar kullanıcının gerçek bir ihtiyacına yanıt vermektense gizli birer kampanya aracı olarak tasarlanmış durumdalar.
Yukarıda bahsettiğimiz anlayış farklılıklarını bir tarafa koyarsak, pazarlama tecrübesi kullanıcı deneyimi tasarımı alanına geçişte size büyük fayda sağlayabilir.
Çoğu zaman, UX designer’lar kullanıcı odaklı ilerlerken iş gereksinimlerini de göz ardı etmemek için ince bir çizgi üzerinde yürürler. Örneğin; aniden beliren pop-up’lar kullanıcı deneyimini negatif etkilerken, eğer web siteniz okuyucularını bülten aboneliğine yönlendirmek istiyorsa gerekli olabilir. Neticede kullanıcılar ürünlere para harcamazsa, firmalar da UX designer’lara maaş ödeyecek kaynağa sahip olamaz. Pazarlama formasyonuna sahip olmak, denklemin içinde her zaman kullanıcı odaklı felsefe ile iş hedeflerine yer vermeyi ve ikisini bir arada götürmeye yardımcı olur.
Pazarlama çoğu zaman kullanıcı ya da pazar araştırmalarından faydalanır ve geniş bir data havuzundan aksiyona dönüştürülecek içgörüleri damıtmaya çalışır. Bu konuda tecrübeniz varsa, bu tecrübe kullanıcı deneyimi tasarımı kariyerinizde sizin için büyük bir avantaj olacaktır.
Kullanıcı deneyimi araştırmaları çoğu zaman satır aralarını okumayı ve kullanıcı davranışlarının ardında yatan kompleks motivasyonları çözmeyi içerir. Diğer bir deyişle, pazarlama araştırmalarından çıkan sonuçlardan anlamlı trendler yakalamak ile kullanıcı araştırmalarından kullanıcı ihtiyaç ve motivasyonlarını deşifre etmek benzer düşünce süreçlerine sahiptir.
Pazarlamadan kullanıcı deneyimi tasarımı alanına geçiş göreceli olarak daha rahattır. Eğer dijital alanda pazarlama yaptıysanız daha önce bir UX designer ile çalışmış olma şansınız yüksektir. Kullanıcı deneyimi tasarımına geçmek için özgeçmişinizde göstermeniz gereken, kullanıcı deneyimi alanında kullanılan tekniklere aşina olduğunuz ve şirketin iş hedeflerini de her zaman göz önünde bulundurmak gibi ekstra özelliklere sahip olduğunuzdur.
Ancak kullanıcı deneyimi alanında kendinizi geliştirmeniz gereken noktalar da olacağını düşünürsek; eğitim, mentorluk, koçluk ya da networking yollarıyla biraz destek almak faydalı olabilir. Bu opsiyonlarla ilgili daha detaylı bilgide sıra.
Interaction Design Foundation (IDF)
IDF’in online eğitimleri geçiş döneminde gerekli donanıma sahip olmanız için oldukça uygun araçlar. Yıllık bir bedel karşılığında 32 eğitim programına birden erişmek mümkün. Bunlardan üçü kariyer değişikliği planlayanlara özel olarak hazırlandı.
Kullanıcı deneyiminin tüm yönlerini ve giriş seviye yetkinlikleri kazanmak için “ Become a UX Designer from Scratch” dersini alabilirsiniz. “Get Your First Job as a UX (or Interaction) Designer” ile de işverenlerin en çok hangi deneyimlere sahip adayları aradığını, “işi aldıran” önyazıların, özgeçmişlerin ve portfolyoların nasıl hazırlandığını keşfedebilirsiniz. Son olarak, “ User Research – Methods and Best Practices” dersiyle bu alandaki en iyi uygulamaları ve araştırma sonuçlarını nasıl aksiyona dönüştürebileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Bunu bizden duymak taraflı geliyorsa, Forbes dergisinin IDF için Ivy League seviyesinde kullanıcı deneyimi tasarımı, ürün tasarımı ve insan-bilgisayar etkileşimi eğitimi verdiğini söylediğini belirtelim.
Tüm kullanıcı deneyimi eğitimleri için aşağıdaki tablodan faydalanabilirsiniz.
Coursera
Çevrimici kullanıcı deneyimi eğitimi için güzel bir kaynak da derslerin dünya çapındaki üniversiteler tarafından hazırlandığı Coursera. Bazı dersler ücretsiz olsa da çoğunluğu paralı. Bazı eğitimlerin de yılda sadece bir ya da iki kez açıldığını hatırlatalım.
Udemy
Bahsedeceğimiz üçüncü kaynak olan Udemy, dünyanın en büyük eğitim platformlarından biri. Aklınıza gelebilecek neredeyse tüm dallarda yüzlerce eğitime sahip. Diğer platformlardan farklı olarak, herkes hazırladığı eğitimi burada yayınlayıp satabiliyor. Yani Udemy eğitimleri hazırlayan bir kurum değil, eğitmenlerle öğrencileri buluşturan bir platform oluyor. Bunun bir dezavantajı da çok iyi kursların yanında kalitesi düşük eğitimlere de rastlamanın mümkün olması.
Nielsen Norman Group
Dünyanın önde gelen UX danışmanlık şirketlerinden Nielsen Norman Group, dünyanın pek çok yerinde kullanıcı deneyimi profesyonelleri için eğitimler düzenliyor. Bu eğitimler ucuz olmasa da, online eğitimlerle arası çok iyi olmayanlar için güzel bir alternatif. Eğitimlere buradan ulaşabilirsiniz.
Cooper
Cooper da sınıf dersleri imkanı sunan prestijli bir kurum. Nielsen Norman gibi Cooper’ın da dersleri maliyetli ancak bu sınıf eğitimlerinin genel özelliği diyebiliriz. Lokasyon konusunda çokça seçenek sunması ise Cooper’ın avantajlı yönü. Eğitimlere buradan ulaşabilirsiniz.
Eğer eğitim konusuna ayıracak hatırı sayılır bir kaynağınız mevcutsa, lisans ya da lisansüstü eğitimleri düşünebilirsiniz. Bu eğitimler %100 kullanıcı deneyimi odaklı olmayacaktır ancak ilgili konuları içerecektir. Bu yolu önereceğimiz kişiler kariyer hedefi hakkında en ufak şüphesi olmayan arkadaşlarımız olacaktır, zira hem maddi hem de manevi ciddi bir yatırım gerektiriyor.
Eğitimlerin içeriğine örnek olması açısından iki örnek paylaşabiliriz. Tabii ki üniversite seçiminin çok ciddi bir iş olduğunu ve derinlemesine araştırma gerektirdiğini hatırlatmaya gerek yok.
Carnegie Mellon – HCI Programs
York University – MSc in HCI Technologies
Üniversite eğitimi almak oldukça çekici gelebilir ancak oldukça ağır bir maddi yük getirdiği de tartışmasız. Örneğin; Amerika’da 1 yıl üniversite okumanın, üniversiteler tarafından açıklanan ortalama maliyeti 36.000 dolar civarında (konaklama gibi ek giderler de dahil). Bunu 4 ile çarptığınızda ve 4 yıl boyunca başka bir işle uğraşmamanın getirdiği fırsat maliyetini de eklediğinizde, ortaya 250.000 dolar civarında bir rakam çıkıyor!
Bir sektördeki en iyi fırsatlar hâlihazırda o sektörde aktif olan kişilerden gelecektir. En popüler networking platformu olan LinkedIn üzerinde kullanıcı deneyimi profesyonellerinden oluşan gruplara girmeniz çevrenizi genişletmeniz açısından faydalı olabilir.
Interaction Design Foundation eğitim ortamında networking imkanı sunuyor ve sizinle aynı seviyedeki kişilerle çalışarak network’ünüzü genişletme ve fırsatlarınızı çoğaltma şansı buluyorsunuz. Ek olarak, yüz yüze görüşen lokal network grupları da IDF çatısında mevcut. Eğitim network’lerinden faydalanmak için IDF üyesi olmanız gerekiyor ancak lokal grupların buluşmalarına katılmak için üyelik şartı aranmıyor. Daha fazla bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Başlangıç adımı olarak da, size ilham verebilecek tasarımcıları sosyal medya üzerinden takibe alıp onlarla etkileşime geçebilirsiniz. Oluşturduğumuz 20 kişilik listeye buradan ulaşabilirsiniz.
Kariyer değişikliği sürecinde profesyonel bir mentordan destek almak oldukça faydalı olabilir. Bu kişiyi kendi çevrenizden ya da IDF’in UX designer adaylarıyla mentorları buluşturan hizmeti aracılığıyla bulabilirsiniz. Interaction Design Foundation League üyeleri bu hizmetten ücretsiz olarak faydalanabiliyor. Üyelik hakkında daha fazla bilgiye bu linkten ulaşabilirsiniz.
Pazarlamadan kullanıcı deneyimi tasarımına geçmek çok da zor değil. UX designer olmak için gereken pek çok yetkinliğe şimdiden sahipsiniz. Sizin için en büyük değişiklik odağınızı müşterilerden kullanıcılara çevirmek olacak.
Geçişin başarılı bir şekilde üstesinden gelme ihtimalinizi artırmak için eğitim almak faydalı olabilir. Bu sayede iki alan arasındaki farkları daha detaylı bir şekilde etüt etme ve UX dilini konuşmayı öğrenme şansınız olur.
* UX Designer Salaries
** 7 In-Demand Careers in Design and Planning
*** Design-Driven Companies Outperform S&P By 228% Over Ten Years
Olsun, hangimiz unutmuyoruz ki... Yeni bir şifre oluşturmak için e-posta adresini girmen yeterli.
Kapat
Hatalı bir çok ifade barındıran bir yazı olmuş. Pazarlama fayda üzerine odaklanır, satış pazarlama altındaki bir birim olarak bu faydalar üzerinden belirtildiği gibi “kazanç” sağlar ancak kazancım illa para olması gerekmez. Genel durumu bir birim üzerinden ifade etmek doğru olmayacaktır. Çünkü, pazarlama altında tasarımcı düşünce metodolojisi gibi pek çok ilişkili çalışma, yöntem, teknik vb. bulabilirsiniz (evet, Türkiye’de bu konuyu ayrıca tartışmak lazım) ki CX/UX bu metodolojilerle ilgilidir. UI bir enstrüman niteliğinde, diğer pek çokları gibi, pazarlama amacına hizmet eder. Dolayısıyla öneri olarak satış departmanındaki bir profesyonele UX’i önerebilirsiniz. Pazarlama altındaki alanlarda geçiş olmuş olur bu. Yüzeysel söylemlerden mümkün olduğu kadar uzak durmanız dileğiyle.
Kemal Bey merhaba,
Öncelikle SHERPA Blog’a göstermiş olduğunuz ilgi ve paylaştığınız yorum için size teşekkür ederiz. Okuyucularımızla iletişime geçmek bizi her zaman mutlu ediyor.
İlk olarak, bu makalenin dünyanın en büyük UX topluluğu Interaction Design Foundation’ın yayınladığı bir makalenin çevirisi olduğunu belirtmek isterim. IDF ile yaptığımız bir içerik ortaklığı anlaşması ile zaman zaman onlara ait makaleleri Türkçeleştirerek SHERPA Blog’da yer veriyoruz.
Yorumunuzda pazarlama ve satış bölümlerinin fonksiyonlarından ve arasındaki hiyerarşiden bahsetmişsiniz. Kişisel tecrübelerimden faydalanarak şunu belirtmek isterim. Pazarlama ve satış departmanlarının görev ve sorumlulukları sektörden sektöre hatta firmadan firmaya değişmektedir. O yüzden teorik olarak bir ayrım yapmak mümkün olsa da, pratikte bunun direkt bir yansıması olduğunu düşünmüyorum. Dolayısıyla hangi alanda tecrübesi olan birinin UX’e geçişi daha uygundur gibi bir tartışmadan çok sağlıklı bir sonuç çıkmayacağına inanıyorum.
Yazıyı kaleme alma amacım, pazarlamadan (ya da benzer bir alandan) kullanıcı deneyimi alanına geçiş yapma hedefi olan okuyucularımıza, iki alanın kesişim kümesinden ve ayrıştıkları noktaların bazılarından bahsederek onlara yol göstermek ve bu geçişin daha sağlıklı olabilmesi için kaynak önerilerinde bulunmak. Bu geçişi yapmış birisi olarak, benzer içeriklerin çoğalmasının, bahsettiğim kitleye fayda sağlayacağını düşünüyorum.
İlginiz için tekrar teşekkürler.
Merhaba. Öncelikle emeğiniz ve makaleyi Türkçeleştirdiğiniz için kendi adıma teşekkür ederim. Pazarlama iletişiminden kullanıcı deneyimine geçiş yapmaya çalışan biri olarak bana oldukça ilgi çekici geldi.
Twitter’da takip edilmesi önerilen kişiler görselinde Bill Buxton twitter adresi hatalı yazılmış. https://twitter.com/wasbuxton olması gerekirken https://twitter.com/wasbuxtion olarak gözüküyor. Orijinal makaleye baktığımda bu hatanın düzeltilmiş olduğunu gördüm. Mevcut görselin yeni (doğru) görselle değiştirilmesinin iyi olacağını düşünüyorum.
Ayrıca yorum kısmınızda bir sıkıntı fark ettim. “Yorum gönder” butonu, yazılan yorumun üzerine geldiği için kullanımda zorluk yaratıyor. Görsel ekleyemediğim için sizinle ekran görüntüsünü buradan paylaşamıyorum, ama denediğinizde ne demek istediğimi anlayacağınızı düşünüyorum. Bilginize.
Yazarken paragraflar arasında boşluk bırakmama rağmen sadece bir alt satıra geçmiş, arada boşluk bırakmamış. Gördüğüm ile paylaşılan aynı formatta olmadı. Biraz zor okunuyor o yüzden. Bunu da başka bir geribildirim olarak kabul ederseniz sevinirim 🙂
Merhaba. Vakit ayırıp yorum yazmanız bizi çok sevindirdi.
Twitter adresinin olduğu görseli güncelledik. Çok teşekkür ederiz. Diğer geribildirimlerinizi de iş akışımızdaki iyileştirmeler kolonuna ekledik, kısa sürede düzelecektir emin olun.
Ben teşekkür ederim. Gerçekten kaliteli ve düzenli Türkçe kaynak üreten mecra pek yok. Bu konudaki öncülerden birine, ufak da olsa bir katkım olmasından dolayı memnun olurum.
Ben psikolojiden nasıl geçerim diye düşünüyordum, adamlar pazsrlamadan geliyor ))
Soru:İDF’den anlaşma ile mi türkçeye makale çevriliyor. Ben onlara referans vererek kendi kişisel bloğumda çevirip paylaşmayı füşündüyüm bir iki maka le vardı..
Usability feedback: mobil üzerinden horum yazıyorum. Şu yorunu gönder butonu üzerinde duruyor, ne yazdığımı göremiyorum
Merhaba, yazıya gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederim. Ben de pazarlamadan geçiş yapanlardanım aslında 🙂
SHERPA Blog’un IDF ile anlaşması mevcut, belirli bir frekansta makale çevirisi yapıp paylaşıyoruz. Usability feedback ile ilgili yorumunuzu blog ekibi değerlendirecektir. Keyifli okumalar.